Gönül sevmiştir bir kere. En özelinden bilmiştir.
Herkesten sakındığını, ona açabilmiştir.
İçi aydınlanmış; yüreği ışıldamıştır sevince.
Sevdiği görmese de o bilir, hisseder, yaşar bu sevgiyle.
Değeri mi azalır, sevgisi mi yıpranır, bilmez sevdiği.
Görmemezlik böyle bir şeydir.
O, kendi masalını arar sevende,
sevense en başından beri sevdiğinde kayıptır.
Masaya bir tabak da onun için koymak ister.
Ben geldim! dediğinde kapıda o karşılasın ister.
Sarıldığında kalbi daha bir hızlı çarpsın ister.
İster de ister gönül, sevmek öyle birşeydir.
Ama yetmez tek başına sevmek.
Elini tutmak gerekir,
uzanmak geleceğe.
Birlikte gülmek,
ağlıyorsa susmak,
söylüyorsa duymak,
hak vermese de anlamak gerekir.
Çok da net olmamak gerekir hayatta,
Herşey ters yüz olabilir.
Sevince bir kere
sevmemiş gibi yapılmaz.
Acıyla sınanmaz sevgi,
yerle bir bırakılmaz.
Bir kez birlikte çarpmışsa,
o yüreğe kıyılmaz.
Sevince,
evine vardı mı diye merak edersin.
Bir kere o duygu girdi mi içine,
hissizleşemez,
kalp kıramaz,
-miş gibi yapamazsın.
Bazen öyle anlar gelir ki,
sevdiğine sarılmaya hasret kalırsın;
ama vazgeçmez yürek.
Aylarca bir tomurcuk açmasını beklediğin orkideyi bekler gibi
sabırla beklersin.
İçi burkulursa
sarmalayıp göğsüne sokarsın.
İyileşsin diye yaraları
başını koynuna alıp
saçlarını okşarsın.
Ellerin yana yana,
miden bulanarak da olsa
o seviyor diye
tiksindiğin yumurtadan soyarsın.
Bir kere sevdin mi
geri dönemezsin.
Ama sevmek de yetmez bazen.
Öfkene, arzularına, geçmişine…
yenik düştün mü bir kere,
işte o an
sen sen değil başka biri oluverirsin.
Tuhaf ama
seni seven farkeder değiştiğini
ve senden bile önce
o hisseder gittiğini.
Sevmekten ötesi de gerekir bazen.
sevgiyi yaşatmaya.
Öyle ya,
sevgini bir kere raftan kaldırıp
tekrar geri koyamazsın.
